Özsaygı, bir kişinin kendi değeri hakkındaki genel duygusunu ifade eder. Kişinin kendisi hakkındaki genel duygusu çoğu zaman çevresel değerlerle paralellik gösterir. Örneğin bir toplumda güce çok değer veriliyorsa kişiler güçlü olmaya; eğitimli/ahlaklı olmaya değer veriliyorsa kişiler daha çok eğitimli/ahlaklı olmaya çabalar. Çevresel değerlere uyum sağlayan  kişiler etrafı tarafından kabul edilir, teşvik edilir, takdir edilir. Bu durum kişilerin kendileri hakkındaki genel duygunun olumlu olarak artmasını sağlar. Kişinin yaşanmışlıkları ve elde ettikleri kişinin değerini belirleyen unsurlardandır. Ayrıca kişinin atalarından  gelen yaşanmışlıkları ve sahip oldukları da kişinin özsaygısını etkileyen unsurlardandır; soyunun kraliyet ailesine dayanması gibi.

Çevresel değerler çoğu zaman evrensel değerler etrafında oluşturulmaya çalışılır ancak ne kadar başarılı olunur? Evrensel değerler gerçeğe saygı, kişisel bütünlük, hakkaniyet, insan onuruna saygı, hizmet ve sevgi olarak tanımlanır. Robert Edgerton’ın belirlediği bu tanımlara kısaca bakacak olursak; 

Hakkaniyet: Haklı olanın hakkını vermektir ve hukuk sisteminin temeli demektir.

 İnsan Onuruna Saygı: İnsanın maddi durumu ve konumu ne olursa olsun, tüm çocuk, yetişkin ve yaşlıların eşit olması demektir. 

Gerçeğe Saygı: Gerçeğin bizim inancımıza göre değişmeyeceğine olan inanç demektir. Gerçeğin yok sayıldığı toplumlarda korku ön plana çıkar.

K

 Kişisel Bütünlük: İnsanın sözleri ile davranışlarının bütünlük içerisinde olması demektir. Burada kişinin kendisini aldatmaması, inandığı değerler içerisinde hareket etmesi vardır. 

Hizmet: Dünyadaki bütün canlıların birbirlerinin yaşamlarını devam ettirebilmek için birbirlerine hizmet etmesi demektir. 

Sevgi: Benliğim dışındaki bir varlığa sevgimizle yaklaşmak, o varlığın gerçeklerini anlayabilme, kabul etme ve devamında bir çıkar amacı gütmeksizin harekete geçebilmesi demektir.

Her ne kadar çevresel değerler evrensel değerler etrafında oluşturulmaya çalışılsa da pratikte pek uygulanamaz. Örneğin birilerinin kayırması, kollamasıyla makam/mevki sahibi olmuş biri evrensel değerler doğrultusunda kişisel bütünlüğünü nasıl koruyabilir? Hakkaniyet sahibi olabilir mi? Yoksa gerçeğe saygı duymaz; toplum içinde korku, baskı ve zor kullanarak gerçeği bastırmaya çalışır mı? Peki bu kişinin evrensel ve çevresel değerler doğrultusunda özsaygısı nasıl etkilenir?

Sağlam bir özsaygı oluşturmak zor iştir ve evrensel değerler etrafında yapılandırılmadığı sürece eksik ya da geçici olur. Kendinizi kabullenmeniz, gerçekçi olmanız, dış koşullar yerine içinize odaklanmanız, olumlu düşünmeniz ve zihninizde kuracağınız güzel resimlere inanmanız evrensel değerler doğrultusunda davranışlar kazanmanıza yardımcı olacaktır. İçinde bulunduğunuz çevresel değerler elbette sizi etkileyecektir ama güçlü bir özsaygı oluşturabilmek için çevresel değerlere karşı dik duruş sergilemeniz gerekir. Frida Kahlo’nun da dediği gibi  ’’Bir dik duruşun; kaç gözyaşı, kaç kalp ağrısı ettiğini bilemezsiniz.’’  Özsaygısını artırmak için  böyle bir dik duruşa sahip kaç kişi var hayatınızda? Peki ya sizin  gerçekten kendinize özsaygınız var mı?

yazar: Dünya Geçit

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bunlar da hoşunuza gidebilir